Aşkın Kırk Kuralı

Kural........................................................................................ 159
Hangimiz hatasızız? İnsanları hata yaptığında neden affedemiyoruz? Biz hiç hata yapmadık mı ve ardından affedilmedik mi? Hele Allah’a karşı birçok hata yapıyoruz da O, çoğunu affediyor; belki hepsini de affeder dilerse… Kusursuzu sevmek kolaydır ama sevdiğini kusuruyla sevmek, işte belki de gerçek aşk budur.

İnsan, kusurlarıyla insandır, aksi halde melek olurdu. Hele ki dostlarımızın, ailemizin, sevdiklerimizin kusurlarını hoş görmek lazımdır.

Affetmek, sana yapılan kötülükleri olduğu gibi kabul etmek değil, sana yapılanların hata olduğunu bilerek affedebilmektir.

ama niyaz ve namazla akıtılan gözyaşı, seninle birlikte mezara girer. Kıyamette de bu gözyaşın seninle olur, seni cennetlere ulaştırır. Böyle kişi uykuda olmaz; uyusa da o uyanıktır. Böyle olamayanlar ise derin uykudadır, ta ki düşman gelip onun boğazını kesene kadar. Ancak bu uyanış, geç bir uyanış olduğundan kişiyi kurtaramaz.

Allah yolu, aşk yoludur.

Yaramdan da hoşum, yârimden de..

Hakiki maşuk olan Allah’tan başka bir temaşası bulunan aşk, aşk olamaz, saçma-sapan bir sevda olur.” demektedir

“Aklın yoksa yandın. Ya kalbin yoksa? O zaman zaten sen yoksun ki

Bir mum diğerini tutuşturmakla ışığından bir şey kaybetmez.”

Soru da bilgiden doğar, cevap da...”

“Kanaatten hiç kimse ölmedi, hırsla da hiç kimse padişah olmadı.”